Ahmet Yenilmez

Ahmet Yenilmez

Devekuşu değil kartal olmak lazım!

Gündem Dolar’a Euro’ya kilitlendi, birileri yine bize “Cambaza bak” taktiğini uygulamakta! Eskiden lunaparklar da cambazlar olurdu, ya da şehir merkezlerinde bayram günlerinde panayırlar yapılırdı. Bu lunapark ve panayırlarda cambazlar tel üzerinde akrobatik hareketler yaparlar altta da insanlar toplanır seyrederlerdi! İşte tam da bu anda yankesiciler kalabalığın arasına dalar teldeki cambazın hareketlerine kilitlenen seyircilerin ceplerini birer birer boşaltırlardı! 

Nümayiş bittiğinde de bir başka tirajı komik nümayiş başlar! 

Her bir cebi boşalan tabi olarak da yanı başında durandan şüphelenir! 

Homurtular, bağırış çağırış derken bir kavga kopar ki aman Allah’ım! 

Küfürler, yumruklar, hatta silahlar patlar! 

Nihayetinde kimsenin yumruk atmaya mecali kalmaz, mermiler biter! 

Herkes hastanelere kaldırılır ya da defnedilmek için mezarlıklara götürülürdü, işte o zaman anlarlardı ki, aslında hepsinin cebi boşaltılmış! 

Kimse bilmez ki, ceplerini boşaltan yankesici aynı yankesicidir! 

Yankesicinin en büyük sermayesi cepleri boşaltmak değil, o kalabalığın birbirine güvenmemesi ve olağanüstü hallerde o kalabalığın aklı selimini kaybetmesidir! 

Aklıselim de, bakmayı ve görmeyi bilmeyen, ekonomiyi sadece kendi cebinden, vatanı sadece kendi evi, kendi bahçesinden, dindarı kendi cemaatinden ibaret gören toplumlarda, asla yaşayamaz! 

Bütün bunlar yaşanırken cepleri boşaltan, kargaşa başladığı anda sıvışır oradan! 

Cepleri boşaltılanlar birbirine güvenebilse, bakmayı ve görmeyi bilebilseler aslında, sıvışmaya çalışan yankesiciyi görecekler ve o kadar ortak kaderi paylaşan insanların arasından o yankesici asla kaçamayacaktır. 

İşin en acısı da, o yankesici o lunaparkın elemanı, o cambaz da o yankesicinin iş ortağıdır! 

Şunu da unutmayınız ki, aynı mekânda,’ ’Bul karayı al parayı’’ olayında ilk parayı koyup bulan da, daha sonrasında yanı başına gelip seni tahrik eden de o yankesicidir! 

Bütün bunları neden yazdım? 

Ülkemiz de kaç zamandır, ‘’Kanal İstanbul’’ projesi için kıyametler koparılmakta! Bu ülkenin ana muhalefet partisi bile bu proje için birileriyle aynı paydada buluştu, oysa birileri 100 yıl öncenin intikamını almak ve yarıda bıraktığı taksimatı tamamlamak üzere gelmişti! Muhalefetimiz ve STK’larımız en hafif ifadeyle deve kuşu misali ‘’Kafalarını kuma gömme’’ tarzını millete empoze etmeye çalıştılar! 

Bakınız bugün Suudi Arabistan sözüm ona çılgın bir proje başlattı! 

Özelikle de CHP’den tık yok! 

Güya, Suudi Arabistan turizmini geliştirmek için Salwa ve Khwr Al- Udayd’ı birbirine bağlayacak kanal açmaya karar verdi! 

Peki bu kanal açıldığında ne mi olacak? 

Türkiye’nin can dostu Katar, kara bağlantısı kesilmiş bir ada devleti olacak! 

İmdi! 

Sorarım size, bu kanalı Suudi Arabistan mı açıyor yoksa ABD dolayısıyla İsrail mi? 

Hülasa, bir an önce deve kuşu misali kafamızı kuma gömmek yerine, bundan tam 955 yıl önce bugün (4 Eylül 1063) ebediyete giden çift başlı kartallı devletin Selçuklu Hükümdarı merhum Tuğrul Bey’in torunu olup, kartal misali yükseklerden olana bitene bakmamız lazım, yoksa birileri kafamız kumdayken kıçımıza tekmeyi vurup bizi buralardan kovacak! 

Vesselam …